Van Gogh'un 1890 yılında (kulağını kestikten 2 sene sonra) çizdiği “Tutuklular Çemberi” tablosunu daha önce görmüş müydünüz? Tablodaki gizli mesajları gelin bereber inceleyelim.. +++
Van Gogh 1888 yılında kulağını kestikten sonra akıl hastanesine kaldırılmıştı. Dolayısıyla bu tabloyu oldukça karamsar bir döneminde çizmiştir.
Resimde etrafı yüksek duvarlarla çevrili bir hapishane avlusunda, çember halinde volta atan mahkumlar görüyoruz.
Evet! Van Gogh'un ta kendisi. Kendisini bu voltanın tam merkezine yerleştirerek kasvetli bir kısır döngünün ortasında her şeyi anlayan, ancak hiçbir şeyi değiştiremeyen yalnız, üzgün bir mahkum. Van Gogh...
Tüm bunların yanısıra, resme biraz daha dikkatli bakacak olursak, yukarıda uçuşan iki tane beyaz kelebek görüyoruz. Her şeye rağmen umudun simgesi olan kelebekler.
Van Gogh, bu tabloyu yaptıktan kısa bir süre sonra göğsüne sıktığı bir kurşunla yaşamına son verdi. O, şu an dünyada en çok bilinen ressamlardan biri olsa da, yaşamı boyunca sadece bir tablosunu satabilmişti. (O da oldukça ucuz bir fiyata.
Van Gogh, intiharının hemen öncesinde kardeşine yazdığı mektuplarda (Theo'ya Mektuplar) belki de içinde bulunduğu durumu çok net tasvir etmişti;
“Dayanamıyorum artık theo, yaşamın ağırlığına daha fazla dayanamıyorum. Unutmaya çalışıyorum, daha çok resim yaparak unutmaya çalışıyorum ama olmuyor. Kulağımdaki çığlıklara karşı koyamıyorum. Kendime zarar vermekten çok korkuyorum..”
Van Gogh, intihar ettiğinde 37 yaşındaydı. Ve bu tablosunda da tam 37 tane adam vardı. Bu planladığı bir şey miydi bilinmez ama yaşadığı her bir seneyi zindanda geçirmiş gibi hisseden birisi için oldukça ilginç bir mesajdı kuşkusuz..
Bu ve benzeri daha fazla içerik için sayfamızı takipte kalınız.. 🍂
You can follow @feIsefeuzerine.
Tip: mention @twtextapp on a Twitter thread with the keyword “unroll” to get a link to it.

Latest Threads Unrolled: