TARIM

Toprak büyüklüğü ve iklim , tarım hasılasını belirler !

Çin: 9.59 m km²
ABD: 9.83 m km²
Kanada: 9.98 m km²
Hindistan: 3.28 m km²
Brezilya: 8.51 m km²
Endonezya: 1.90 m km²
Rusya: 17.10 m km²
Türkiye: 0.78 m km²
Türkiye , tarım alanları büyüklüğü bakımından dünyada 30. , sırada olmasına rağmen tarım hasılası bakımından kur ve iklim etkisiyle dünyada 8-10 aralığındadır.
Türkiye'nin üretimleri...

31,1 milyon ton Sebze
24 milyon ton Meyve
34,4 milyon ton Tahıl
1,2 milyon ton Baklagil
55,5 milyon ton Yem bitkisi

TR, Çin ve Hindistan'ın ardından Tarım ürünü bazında en fazla
1.'liği olan ülkedir. Dünya Üretim sıralamasında Türkiye...
1.Fındık, Kayısı, İncir, Kiraz,Vişne, Ayva, Haşhaş tohumu

2.Karpuz, Kavun, Çilek, Pırasa, Bal, Fiğ

3.Mercimek, Elma, Salatalık, Yeşil Biber, Yeşil Fasulye, Kestane, Antep Fıstığı, Nohut

4.Domates, Zeytin, Mandalina, Ispanak, Ceviz, Patlıcan, Bal Mumu, Nar
5.Şeker Pancarı, Badem, Çay, Böğürtlen, Keçiboynuzu, Vanilya

6.Üzüm, Limon, Pamuk, Kuru Soğan, Şeftali, Aspir

7.Armut, Greyfurt, Arpa, Ayçiçeği, Çavdar, Yeşil Soğan

8.Kivi

9.Kabak, Marul

10.Buğday, Havuç, Portakal, Karnabahar
Peki bu üretimler 2000 yılında ne düzeydi , mukayese için görsele bir gözatın. 2002’den günümüze neler olmuş , rakamlar nereye ulaşmış ?
TARIMSAL HASILA
2002 37 milyar ₺
2020 217 milyar ₺

Bu konuda Avrupa da birinci ,
Dünyada ise 8-10 sıralardayız.

Bu sıralamada iklim ve kur etkisi önemlidir. Tabi ki ana sabit tarım alanı büyüklüğüdür ki bu noktada 30.sırada olmamıza rağmen, hasıla da çok iyi yerlerdeyiz.
TARIMSAL İHRACAT

2002 yılında 3.7 milyar $
2020 yılında 18.0 milyar $

Son 18 yılda toplam ihracat ,
237 milyar $

Dış ticaret fazlamız ,
78 milyar $

Ancak gerçek bunun da ötesinde ?
1 milyar $ orman ürünleri İTHALATI tarıma yazılır ama
1 milyar $ kağıt , 4 milyar $ mobilya ihracatı konu edilmez.

1.5 milyar $ pamuk İTHALATI tarıma yazılır ama 26 milyar $ tekstil ihracatında bu ithalatın payı nedir , hiç konuşulmaz.
İthalatlar tarım hanesine ihracat ve kârlar diğer sektörlere gidiyor ve bunlar ciddi rakamlar !

Sadece 2020 yılında...

193 ülkeye , 1827 çeşit ürün ihraç ederek, 5.9 milyar $ dış ticaret fazlası verdik !
Türkiye
Yaş sebze ve meyve üretimi

2000 - 35 milyon ton
2017 - 52 milyon ton

Yaş sebze ve meyve ihracatı

2000 - 434 milyon $
2019 - 2.2 milyar $
TARIMSAL DESTEK

2002 yılında 1.1 milyar $
2020 yılında 3.4 milyar $

Bu desteklere Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından fonlanan tarımsal kredi sübvansiyonları dahil değil. Misal bu rakam 2020 için , 4.2 Milyar ₺ 'dır.

Devlet TARSİM adında bir sigorta havuzu oluşturdu.
Tarım sigortalarındaki her bir poliçede %50-%67 arasında devlet katkısı vardır. Kalan kısmı mahsülü satınca çiftçi öder.

2019 yılında
Toplam prim : 2.4 milyar ₺
Devletin karşıladığı: 1.3 milyar ₺

2020 yılında
Toplam prim : 3,2 milyar ₺
Devletin karşıladığı: 1.7 milyar ₺
ORMAN VARLIĞI

1973 - 20,2 milyon hektar
2002 - 20,8 milyon hektar
2019 - 22,7 milyon hektar
2020 - 22,9 milyon hektar

Türkiye'nin dikili ağaç varlığı son 18 yılda %50 artarak , 1.600.000.000 m³ 'e ulaştı.

Hektar alan oranı ,
m³ hacim oranıdır !!!
19 yılda...
5,4 milyon hektara ,
5,3 milyar adet fidan dikildi.

Ağaçlandırmada sıralamamız...
Avrupada 1.
Dünyada 4.

Dünya orman varlığında Türkiye
2015 --> 46. sırada
2020 --> 27. sırada

Dünyada yaklaşık 3 trilyon adet ağaç bulunuyor. Bu kişi başı 400 ağaç anlamına gelir.
1990-2016 yılları arasında dünya genelinde 1.3 milyon km² orman kaybı yaşanırken , Türkiye orman varlığını arttıran ender ülkelerden biri oldu.

Bu veriler FAO'ya aittir !
FAO 0,5 hektar altını orman olarak kabul etmez. Boyu 5 m altında ağaçlardan oluşuyorsa orman olarak kabul etmez. Tarım alanlarına ya da yerleşim yerlerine yapılan ağaçlandırmaları orman olarak kabul etmez.
SIK SORULAN SORULARA RAKAMLI ve KARŞILAŞTIRMALI CEVAPLAR...

1) Yıllara göre ülkedeki TRAKTÖR sayısı?

2000 yılı: 1.159.000
2020 yılı: 2.017.000

Tarım bittiğine göre , drift için alınmışlar.
2) Tarım sektörü ENDEKS artışları. 2002-2016 arasında ,
Hollanda Gıda endeksi %21
Türkiye Gıda endeksi %45

Demek ki o ünlü Hollanda değil miktar olarak , oran olarak bile üretimde yanımıza yanaşamıyor.

Hollanda balonunu sonra patlatacağız.
3) FINDIK ihracat rakamları düştü mü ?

2002 ihraç fiyatı 2364 $/ton.
2020 ihraç fiyatı 6924 $/ton.

2002 1 kg fındığın mazot karşılığı 1,29 lt

2020 1 kg fındığın mazot
karşılığı 3,75 lt

Demek ki çok da ucuza satılmıyormuş. Peki satış miktarı azalıyor mu ?
Yukarıdaki fiyatlara 2002'de olmayan 170₺/dekar alan desteği ve 21₺/dekar başına Mazot-Gübre desteği dahil değildir.

İhracatta idda edildiği gibi miktar , ciro yada birim fiyat olarak düşüş değil aksine artış vardır.
4) Çiftçiye verilen
EMEKLİ MAAŞI

2002 65.8 ₺ ( 42 $)
2021 1662.0 ₺ (227 $)

2002 de emekli çiftçi olmak için toprak ağası olman gerekiyordu. Gariban çiftçi primleri ödemeyi bırak karnını zor doyuruyordu.
5) Neden PAMUK ithal ediliyor ?

TR , 62 tekstil ArGe merkezi, 188 ülkeye ihracat ve 1100 tekstil şirketiyle bugün dünyanın 7., Avrupanın ise 2.büyük tekstil üreticisidir. Yani dünyanın en büyük 7.pamuk üreticisi olması yeterli gelmemekte daha çok ihracat için, ithalat yapmakta.
Çekilen bir algıyı inceleyelim

İthalat 1,5 milyar $'ı aştı da ,
ihracat kaç milyar $' ı aştı ?

- Hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı 17,1 milyar $

- Tekstil ve hammaddeleri ihracatı 9,7 milyar $

Toplam: 26,8 milyar $. İthal edilen pamuğun bu rakama katkısı yok mu ?
Pamukta Ekim alanları son yılda %40 azaldı. Bunda da en büyük neden uygulamaya koyulan "münavebe sistemi". Kısaca devlet "Aynı ürünü tarlaya 3 yıl üst üste ekersen desteği keserim" dedi. Çiftçiye kalırsa toprağı öldürene kadar eker. Pamuk ekilen alanlar normal sınırlarına ulaştı.
Daha fazla ekmek ekolojik felakettir. Çukurovada bu yüzden pamuk bitti. 2019 yılında harran ovasının 2/3 pamuk ekiliydi çok büyük hastalık ve zararlı meydana geldi.

Devlet bu sebeple dönem dönem desteği kesip ithalatı tercih edebiliyor.Aynı topraklara farklı ürün ekimini teşvik.
6)Neden BUĞDAY ithal ediliyor?

Türkiye buğday iç tüketimi 18 milyon tondur. Üretimi ise 2020 yılında 20.5 milyon ton olarak gerçekleşmiştir.

Türkiye şu mamülleri ihraç eder.

Un ihracatı
3.4 milyon ton , dünyada 1.

Makarna ihracatı
1.2 milyon ton , dünyada 2.
Bugünle kıyaslarsak nerdeyse hiçe yakın miktarda ihracat...
Un ihracatı 2001 : 170bin T
Makarna ihracatı 2001 : 34bin T

Bulgur ihracatı 262 bin ton
İrmik ihractı 80 bin ton
Büskivi ihracatı 467 bin ton

Tüm bu ihracatın karşılığı 7.4 milyon ton buğdaya karşılık gelir !!!
200 dolara buğday ithal edip , işleyip , 500 dolara mamül satmayalım mı ?

Son 18 yılda 59 milyon ton buğday ithalatına karşılık , 73 milyon ton karşılığı mamül madde satılmıştır. Dış ticaret fazlası net 13 milyar $'dır.
Türkiye'nin ithal ettiği 8 milyon tonu üretebilmesi için ekstra ihtiyacı olan alan 30.000 km2 (sivas gibi). Türkiye böyle bir alanı bulduğunda (ki bulabilir) ilk yapması gereken YAĞLI TOHUM açığını kapatmak olmalıdır.
Üretici buğday gibi daha az gelir getiren ürün yerine daha çok gelir getiren meyve sebze gibi farklı ürünlere yönelmeye başlamıştır. Buğday üretiminin son yıllarda yerinde saymasının nedeni budur.
7) ŞEKER kotası ve ithalatı ?

Dünyadaki şeker üretiminin %70'e yakını şeker kamışından elde edilir. Bu yüzden dünya şeker fiyatları bizim maliyetimizin %50 civarı altındadır. Dünyadan 2 kat fazlaya mal ettiğiniz bir ürünü ihraç etme şansınız yoktur.
O yüzden iç talebe yetecek kadar üretmeniz gerekir. Bu yüzden 'kota' getirilir ki ihtiyaç fazlası oluşmasın.

Türkiye'nin şeker tüketimi 2.4 milyon ton civarındadır. Bu da 17 milyon ton civarı bir pancar üretimini gerektirir.
Bu rakam bölge ve üreticilere bölünerek A kotası oluşturulur. Verim oynaklığı için %5 civarı ihtiyat kotası vardır ki bu da B kotası dır.

Yüksek verim ve fazladan ekimler yüzünden A ve B kotasını aşan miktarlar ise C kotası olarak adlandırılır ve üreticiden %50 ucuza alınır.
Buradan "Şeker ithal ediliyor" şeklinde çıkan haberlere geçelim.

Türkiye bisküvi ve şekerleme ihracatında önemli bir ülkedir. Firmalar 'rekabetçi' olabilmeleri adına şekeri dışarıdan almak isterler çünkü %50 daha ucuzdur.
Devlet firmalara ucuz şeker sağlayamazsa İHRAÇ ettikleri miktar kadar ithalata izin verir.

Ancak: eğer o sezon C kotası şekeri yeteri kadar varsa (zaten çiftçiden ucuz alındığı için) o şeker , firmalara dünya fiyatlarından verilir ithalata gerek kalmaz.
Rusya'dan neden şeker ithal ediyoruz. ?

Türkiye’nin 2019 tahmini pancar üretimi 21,000,000 ton. Yaklaşık 3,360,000 ton şeker üretim potansiyeli demektir.

Rusya’dan ithal edilen ve Türkiye’ye girmeden ihraç edilen şeker...1,500 ton

3.360.000 ton şeker üretiliyor !
İçeride C tipi şeker yok ise sadece ihraç etmek kaydı ile ithalata rekabetçi yapıyı korumak anlamında izin verilir.

Yurt dışından ithal edilecek şeker için gümrük vergisi, % 135.

Şeker Pancarı üretimi Cumhuriyet tarihi rekoruyla
23 milyon tona yükseldi.
Son 20 yılda , Dekar başına verim 2 kat artarak 6.85 tona yükseldi. Şeker üretimi ikiye katlayarak 3.1 milyon ton oldu.

Özel şeker fabrikaları üretimlerini bir önceki yıla göre %24 artırdılar. 2021 yılında 150 milyon dolar değerinde 470 bin ton şeker ihracatı gerçekleştirilecek.
Bir algı çalışmasını cevaplayarak şeker konusuna nokta koyalım.

Yerköy ilçesi eskiden 328.000 ton pancar teslim ediyormuş. O rakam yaklaşık 50.000 dekar alandan çıkar. Yerköy'ün bütün tarım alanı 65.000 dekar.
Yozgat Şeker Fabrikası'nın 2020-21 üretim döneminde REKORA imza attı. Fabrika, 23 Şubat'ta sona eren 2020-21 kampanya döneminde yaklaşık 72 bin ton şeker elde etmeyi başardı.550 milyon ₺'lık katma değer ile şehrin ekonomisine büyük bir katkı sundu.
Cumhurbaşkanı kararıyla NBŞ kotaları %50 artırılabilmekte ve azaltılabilmektedir. 20.03.2021 tarihli karar ile ülke toplam kotasının %2,5'i olarak belirlenerek %50 azaltılmıştır.

Yani Erdoğan zararlı olanı , yetkileri dahilinde azaltmıştır. %5'e izin verene ise hesap soran yok !
8) Devlet MISIR üreticilerini batırmak için mi uğraşıyor ?

2002'den bu güne mısır üretimi 2 katına çıkmış , fakat Türkiyede ki mısır/yem üretimi , hayvan yetiştiricileri için yetersiz kalıyor çünkü hayvan sayısında ki artış çok yüksek.
Devlette de bu açığı kapatmak adına, pahalıya alıp ucuza satarak aradaki açığı kapatıyor.
Bu sayede hem hayvanlar yemsiz kalmıyorlar hemde yetiştirenler yemi ucuza almış oluyorlar. Yem bitkileri üretimi,
2003'de 6 mil ton iken bugün, 30 mil tonu geçmiş.

Birisi arkadaşa anlatır.
Daha çok sevaba girmek isteyen olursa bu konsantre provokatörede , işleyip ihraç etmek için buğday ithal ettiğimizi ve çiftçinin daha kârlı ürünler ekmeyi tercih ettiğini anlatabilirsiniz. İkna edebilirseniz , Tarım bakanlığına rahatlıkla aday olabilecek seviyedesiniz demektir.
9) HOLLANDA da tarım konusu?

"Konya kadar Hollanda"
yanlış bir ifade !

Bütün Hollanda'nın tarım arazisi
1.000.000 hektar

Konya ovasında ki tarım arazisi
2.247.000 hektar
Dünya tarım ürünleri ÜRETİMİNDE Hollanda'nın adı geçmez. AB'ye sınırsız miktar mal satabilme avantajı ve zengin komşuları nedeniyle gıda ticaretinde başarılılar. Zamanında Afrika da kurmuş oldukları sömürü düzeninin meyvelerini hala yemekteler.
Tablo dikkatli incelenirse
Türkiye küresel hasılanın %7.9'unu , Hollanda ise %1.5 'ini üretmektedir.

Buna karşın
Hollanda ihracatı 103 milyar $
Türkiye 15 milyar $

Yani Hollanda'nın ballandıra ballandıra anlatılan ihracatı tamamen ALGI dır.
Çünkü adamlar çiftçiden çok tüccarlar ! Teknolojileri var fakat ihracatlarını , teknolojileri yada üretimleri üzerinden okumak , sadece cehalettir. İhracatta dünyada birinci sıradalar. Bu kendi başına önemli bir beceri olmakla birlikte
bunun “kendi kendine yeterlilik” ile alakasının olmadığı ortadadır. BM Gıda ve Tarım Örgütü’ne göre Hollanda kalori boyutunda kendi kendine yeterlilik hususunda dünyada SONDAN 8. sıradadır.

TR'nin beslediği büyükbaş hayvan sayısı Hollanda'nın toplam nüfusundan,
1 mil fazladır.
10) Türkiye , organik tarımda ,
üretici sayısı bakımından dünyada 7. , AB'de ise 1. sırada.

Avrupa'nın ithal ettiği organik tarım ürünlerinin %7'si Türkiye'den sağlanıyor.

Geleneksel ihraç ürünlerinden 8'i ile başlayan organik tarım faaliyetleri , bugün 235 ürüne ulaştı.
11) TOHUM meselesi iddalar ?

Türkiye’de sertifikalı TOHUM üretiminin artışı , ihracatın yükselmesi , ithalatın da azalmasına neden oldu.

Üretim...
145,227 ton (2002)
1,242,065 ton (2020)

Üretici firma...
120 (2002)
1,004 (2020)
İhracat...
8,112 ton (2002)
72,308 ton (2020)

İthalat...
56,000 ton (2002)
45,000 ton (2020)

TOHUM İTHAL EDİYORUZ ?

1.143.000 ton üretim var.
37.000 ton ithalat var.
74.000 ton ihracat var.
Birde İtrail den ithalat yalanı var. Şimdi bütün bu ithalat İtrailden olsa ne olur olmasa ne olur , ama değil yoka yakın bir miktar da var. (Binde 3)

Tohumun yerli-yabancı olmasından daha önemli olan tarafı , tohumun verimli ve kaliteli olmasıdır.
Bir örnekle anlatalım. Türkiye'de pancar tohumu pazarına Kws isimli 150 yıllık bir Alman firması hakimdir. Firma Almandır ama fabrikası Eskişehir' dedir. Yerli tohum yok mu ? Var elbette , ancak yerli tohumdan alacağınız verim 5-6 ton , diğerinden 9-10 ton.
Yapılan çalışmalarla artık ~650.000 ton yerli tohum kullanılmaya başlanmıştır. Sadece buğdayda bile binin üzerinde çeşit tescil ettirilmiştir. Yapılan tüm bu çalışmalarla tohumda artık hiçbir ülkeye bağımlılığımız kalmamıştır.
Seralarda ise 2010’a kadar tohumların %90’ı yabancı, %10’ı yerli iken bugün bu oran %50 - %50'ye yaklaşmıştır. Yine olası kuraklık dönemi göz önünde bulundurularak bu şartlara dayanıklı 12 çeşit buğday ve arpa tohumu geliştirilmiştir.
Yalan:

5533 sayılı kanunla yerli tohumun yasaklandığı İthal tohum kullanmayana Devlet desteğinin verilmeyeceği...

Gerçek:

Sertifikalandırılmayan/kayıt altına alınmayan tohumların satışının yasaklanması ve sertifikasız tohumlara destek verilmemesi.
Türkiye, stratejik tohum sektöründe (tohum, fide, fidan) kendi kendine yeten nadir ülkelerden biridir. Tahıl ihtiyacının %70’i , baklagillerin %97’si , çayır-mera ve yem bitkilerinin % 92’si ve sebzelerin %60’ı milli tohumlarımızdan olmaktadır.
Sertifikalı tohum üretimi:
2008 yılında 290.000 ton
2019 yılında 1.135.000 ton

Sertifikalı fidan üretimi:
2008 yılında 21.000.000
2019 yılında 102.800.000

Üretilen fidanların %40’ı ihraç edilmekte !
Sebze fidesi üretimi son 10 yılda 100 kat artarak , 2019 yılında 4 milyar adete yükseldi. Böylelikle örtü altı sebze üretimi fide ihtiyacının tamamı yurt içinden karşılanıyor.

Türkiye’de bulunan 900 tohum sanayi firmasının 841’i yerli !
Yerli sermaye ile kurulmuş olanlar 787. Pazar payı %51

Yerli-yabancı ortaklığı ile kurulmuş 22. Pazar payı %18

Tamamı yabancı sermayeli şirket 32. Pazar payı %31

Yapılan güçlü ıslah çalışmaları ile ibre her geçen gün lehimize artmaktadır.
Tarım ve Orman Bakanlığı'nın Ankara'daki Tohum Gen Bankası , 250 bin numune saklama kapasitesiyle dünyanın en büyük 3. gen bankasıdır. Binlerce yıllık ata tohumlarının muhafaza edildiği merkezde 23.000 'i yerel olmak üzere 60.000 tür ve yaklaşık 120 bin adet tohum bulunuyor
12) Son olarak en kritik konu SAMAN ithalatı meselesi !

Türkiye'nin saman ithalatına ihtiyacı yoktur konu sınıra yakın yerlerdeki hayvan sahiplerinin nakliye ödememek adına sınır ötesinden yaptıkları cüzzi alımlardır.
YERLİ ve MİLLİ SOYTARILARIMIZI artık bir kenara koyup dünya ve Türkiye 'de olan bitenlere bakalım...

Türkiye tarımda kendi kendine yetebilen 7 ülkeden biridir. Kişi başına düşen günlük kalori arzında 5. sıradadır.

Diğerleri: Avusturya , ABD , Belçika , Kuveyt , Yun ve İrlanda
En yüksek tarım hasılası ÇİN 'de olmakla birlikte 1.4 milyar insan gıda konusunda ABD'ye bağımlıdırlar. Dünya çiftçilerinin tamamı küresel finans çetesi ve endüstirinin kıskacı altındadır.
AB çiftçileri devlet desteğine rağmen iflas etmekteler.

Market basan Fransız çiftçiler
Bu nedenle her yıl Fr'da 600, Alm'da 500, Itl ve Belçika'da 400 çiftçi intihar etmektedir. AB içinde en büyük tarım ülkesi olan Fr'da işletme sayısı 600 binlere gerilemiş bunların yarısı büyük işletme sahiplerinden oluşmaktadır , köylü çiftçi sayısı ise 300 binlere gerilemiştir.
Tarımda ileri teknoloji kullanan Japonya'nın durumu da diğer gelişmiş ülkelerden farklı değildir. 50 yıl önce kendine yeten Japonya şu an ihtiyacının %30'nu karşıliayabiliyor.

Dünyada 102 ülke “tarım ithalatçısı” iken 26 ülke “tarım ihracatçısı” konumunda. 34 ülke ise dengeli.
Tarım ihracatçıları, geniş topraklara sahip ve nüfusun seyrek olduğu ABD, Brezilya, Arjantin, Kanada ve Avustralya gibi. Asya’da ise Ukrayna, Kazakistan ve Tayland bu konuda ön plana çıkıyor.
Bu ülkeler tarım topraklarının büyük kısmında ihraç edilecek gıda ürünlerini üretiyor.
Tarım ithalatçısı ülkeler arasında ise ilk sıralarda Çin , Meksika , İspanya , İran ve Almanya bulunuyor. Bu ülkelerde tüketilen gıda ürünlerinin ciddi bir kısmı diğer ülkelerin kendi topraklarında ürettikleri gıda ürünlerinden oluşuyor.
PEKİ TÜRKİYE , YATIRIM ve TEKNOLOJİ ANLAMINDA NELER YAPIYOR ?

1) Gıda stoklarının arttırılması , tarımsal emtia piyasalarının derinleşmesi için yürütülen Lisanslı Depoculuk faaliyetleri

Türkiye , lisanslı depo kapasitesi
2015 yılında 435.000 ton
2019 itibariyle 4.700.000 ton
2021 itibariyle 7.000.000 ton

Lisans aşamasında olan/Kuruluş izni verilenlerle birlikte 15,8 milyon ton.

Peki bu depoların üreticiye ne faydası var ?
Ürününüzü bu depolara teslim ederseniz:

a- Ürün çeşidine göre kira desteği
b- Stopaj ve kdv muafiyeti
c- 750 ₺'e kadar nakliye desteği
d- Analiz ücreti desteği
e- Ürün tutarının %75'ine kadar 9 ay vadeli 0 faizli kredi desteği.
2) Sivas' ta 60 dekar alan üzerine kurulu jeotermal sera , topraksız tarım yapılacak cam serada dekardan 40 tona varan verim almak mümkün. 2002 'de , 500 dekar olan jeotermal sera alanı 2020' de 4400 dekarın üzerine çıktı.
İzmir Dikili'de Avrupa'nın en büyük jeotermal sera kümelenmesi kuruluyor. Yaklaşık 3000 dekar alan , Tarıma Dayalı OSB olarak işletilecek. Bataklık bir alanda kurulacak OSB'nin içinde , modern paketleme , kurutma , meyve-sebze işleme içinde 33 tesis faaliyet gösterecek.
Topraksız tarım yapılacak seralarda yıllık 80 bin ton meyve-sebze üretilecek. OSB'nin 3500 kişiye istihdam sağlaması öngörülüyor.

Jeotermal , güneş ve biyogaz gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalacak tesisin bedeli 1 milyar ₺.
3) Bursa Büyükşehir Belediyesi 2018 yılında üreticileri Bosna-Hersek'e götürerek AHUDUDU üretimi ile ilgili yerinde bilgilenmelerini sağladı. 2019 yılında oradan getirilen 'polka' cinsi ahududuları çoğaltarak 32.000 fide dağıttı.
2020 yılında 125.000 fide dağıtıldı. 2021 de 150.000 fide dağıtımı planlanıyor. Şimdi Bursa TR ahududu üretiminin %97'sini tek başına karşılıyor.(6.000 ton). Esas hedef bir kaç yılda üretimi 30.000 tona çıkartıp ithalatı bitirerek 72 milyon $' ın yurt içinde kalmasını sağlamak.
4) TR, NİJER'DE 1 milyon hektar alanda yem bitkileri üretimi yapmak için harekete geçti. TR daha önce de SUDAN'DA 780.500 hektar araziyi , 99 yıllığına kiralamıştı. O arazinin işlenmesi içinde %80 hissesi TR'ye ait olan bir şirket kurulduğu ve çalışmalara başlandığı duyuruldu.
Her 2 ülkedeki arazilerde üretime geçilirse (18 mil dekar) ! Elbette su ve sıcak yılda 3 sefer hasat demektir , çok ciddi katkı olur.

TR'nin yağlı tohumlardaki yıllık 3.5 milyar $ olan açığını kapatabilmesi için ihtiyaç duyduğu alanın 7-8 milyon dekardır !
TR de yapsaydık olmaz mıydı ?

Benzer şartlara sahip alanlarımız zaten iyi değerlendiriliyor. Harran , Çukurova vs Yani memleketteki arazileri boş bıraktıkta Afrika'ya gittik gibi bir durum yok.
5) Anadolu'nun Rüya Projesi

DSİ Genel Müdürlüğü tarafından, Konya Ovası Projesi kapsamında , Karaman , Aksaray , Niğde'de 15 milyar ₺ yatırım ile 850.160 dekar alan sulamaya açılarak , 651 milyon ₺ ilave zirai gelir elde edilmiştir.
Konya Ovası Projesi kapsamında bugüne kadar 950 bin dekar tarım arazisi , 190 milyon m³ suya kavuşmuştur. Hububat sulaması tamamlanarak , yeşil mahsülün ikinci suyu verilmeye başlanmıştır.
6) Bilişim ve Tarımı bir arada...

TARBİL yani Tarım Sek. Entegre Yönetim Bilgi Sist.

- Tarım Parseli Bilgi Sistemi
- Zirai Gözlem ve Ölçüm ist.
- Meteorolojik Veri Yönetim Sis.
- Zirai Erken Uyarı Sistemi
- Bitki Su Tüketim Takip Sistemi
- Hastalık Takip Sistemi
Uydu görüntüleri ile 32,5 milyon tarım parseli sayısallaştırılıp , verimliliği arttırmak adına yerli ve milli yazılımlarla takip edilmektedir.
7) Yerli ve milli imkanlarla geliştirilen Yerli Elektrikli Traktör Özellikleri:

- 45 dakikada tam şarj
- Tam şarj ile 7 saat aralıksız
çalışabilme
- 7 saatlik çalışma bedeli 20 ₺
- 105 beygir gücü
- Bakım masrafı yok
- %90'dan fazla yakıt tasarrufu
Küresel gıda krizinin sipariş edildiği şu günlerde önemli bir savunma unsuru olacak.

Evet işte rakamlar ve yapılanlar bunlar ; TARIMI böyle dedikodular ile bitirmeye , yapılanları itibarsızlaştırmaya çalışıyor, yalan ve fitne üzerine kırk takla atıyorlar.

Vesselam...
You can follow @TOLGA68567727.
Tip: mention @twtextapp on a Twitter thread with the keyword “unroll” to get a link to it.

Latest Threads Unrolled: